Protesto Kültürü ve Sinema-Tv İlişkisi: “İlhami Abi Sen Söyle…”

Merhaba sevgili İleri Geri Dergi okuyucuları. Malumunuz mart ayı içindeyiz ve bu ay, kadın mücadelesinin en simgesel günlerinden biri olan 8 Mart’ı barındırıyor. Bu sene de dünyanın dört bir yanında kadınların haklı mücadeleleri için sokaklara çıktıklarına ve seslerini duyurmaya çalıştıklarına tanıklık ettik. Etkin mücadelesine gıpta ettiğim değerli arkadaşım Simru’nun ellerinde yükselerek bu seneki Feminist Gece Yürüyüşü’ne güç katan döviz, “Ölümlü Dünya” filmine yaptığı gönderme ile beni benzer örnekleri derleyerek sizlere sunacağım bu yazıyı yazmaya sevk etti: “Kadın haklarına saygı varmış. İlhami Abi sen söyle, ben başka yürüyüşte mi dayak yedim de geldim?”

8 Mart
Simru, “Ölümlü Dünya” filmindeki Serbest karakterinin (canlandıran Feyyaz Yiğit) repliğinden uyarlama oldukça yaratıcı ve bir o kadar komik dövizi taşırken

Bizlerin yaşının tutmayacağı kadar eski yıllardan beridir, çok çeşitli protesto gösterilerine kullanılan pankart ve dövizlerde, popüler kültür – sanat ögelerinin mizah ve yaratıcılıkla harmanlanarak yeniden üretimine rastlamak mümkün. Protest şarkıların yanı sıra içerik açısından hayli ilgisiz müzik eserlerinin de uyarlanarak söylenmeleri, bahsettiğim bu etkileşimin en yaygın örneği olsa gerek. Sizlerle birlikte bu yazıda çıkacağımız ufak gezintide ise sinema – televizyon eserleriyle olan etkileşime daha yakından bakacağız.

Protesto gösterilerine popüler kültür – sanatın etkisi denince, hayatında az biraz haber bülteni izlemiş olanların gözünden kaçmayacak yaygınlıkta ve sıklıkta kullanılan bir nesne canlanıyor zihinlerde elbette. Tahminleri alayım… Evet evet, şu meşhur maske! “V for Vendetta” filminin baş karakteri olan V’nin (canlandıran Hugo Weaving) taktığı Guy Fawkes maskesi… Her neviden protesto gösterisinde bu maskenin sayısız kullanımına rastlamak mümkün. Hatta şu kadar ki; bırakın gerçek hayattaki protesto gösterilerini, ana teması sosyal adaletsizlik mefhumu etrafında şekillenen psikolojik gerilim türündeki Quality TV örneği “Mr. Robot” dizisindeki kurgusal protestolarda bile göstericiler yüzlerinde bu maskeye öykünen bir maskeyi taşıyor, bilgisayar korsanları ulusal televizyon yayınlarına sızıp halka seslendiklerinde kimliklerini bu esinlenme maskeyle anonim hale getiriyorlardı.

8 Mart
“Mr. Robot” karakteri (canlandıran Christian Slater), Times Meydanı’ndaki kurgusal protesto gösterisinde Guy Fawkes benzeri maskeli göstericilerle

Toplumcu sinemanın kült eserlerinden biri olan 1995 Fransa yapımı “La Haine (Protesto – Nefret)” filmindeki ikonik DJ sahnesinde protesto gösterilerine sanatıyla katkı sunan DJ Cut Killer (canlandıran Anouar Hajoui), 2000’lerden günümüze değin gençliğin öncülük ettiği protesto gösterilerindeki DJ icralarına ilham kaynağı olacağını tahmin edebilir miydi?

Tayland’da 2020’de başlayıp halen devam etmekte olan monarşi karşıtı gösterilerin simgesi haline gelen bir el jesti var. Bir elin işaret, orta ve yüzük parmaklarının yan yana birleştirilmesiyle yapılan bu hareket, dikkatli izleyicilere bir yerden tanıdık gelecektir: 2012 yapımı distopya – bilimkurgu türündeki “Hunger Games (Açlık Oyunları)” filminde isyancıların selamlaşma hareketi olan “üç parmak selamı”.

8 Mart
Tayland’ın Bangkok kentindeki monarşi karşıtı göstericiler, “Hunger Games (Açlık Oyunları)” filmindeki “üç parmak selamı” hareketini yaparken

Yine distopya – bilimkurgu türünde bir eser olan “The Handmaid’s Tale (Damızlık Kızın Öyküsü)” dizisinde, distopik bir gelecekte doğurganlıkları nedeniyle damızlık olarak köleleştirilen kadınlara giydirilen kırmızı entarinin, geçtiğimiz yıl birçok farklı protesto gösterisinde giyildiğine şahit olduk. Örneğin, Amy Coney Barrett’in Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesi üyeliğine karşı gösterilerin üye seçim günündeki ayağında, Yüksek Mahkeme üye sayısı kadar protestocu kırmızı entarilerle Yüksek Mahkeme binası önünde toplanmıştı. Protestoların nedeni, önde gelen feminist hukukçulardan Yargıç Ruth Bader Ginsburg’un vefatının ardından boşalan Yüksek Mahkeme üyeliğine kürtaj hakkı, bireysel silahlanma, göç politikaları gibi kilit önemdeki konularda muhafazakâr tutumuyla tanınan Yargıç Amy Coney Barrett’in aday gösterilmesi idi. İlgilenenler için kısa bir not: Protestocular esasen, üye dağılımındaki değişimle Yüksek Mahkeme’nin müstakbel içtihadının Roe v. Wade Davası’nda belirlenen kürtaj haklarını riske atacağından endişe ediyordu. Dizideki ikonik kırmızı entari Polonya, Hollanda ve Amerika Birleşik Devletleri gibi birçok ülkede de kürtaj hakkına ilişkin olanlar başta olmak üzere diğer protesto gösterilerinde de kullanılagelen bir sembol halini almış durumda.

 
8 Mart
Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesi önünde, “The Handmaid’s Tale (Damızlık Kızın Öyküsü)” dizisindeki kırmızı entarilerle eylem yapan göstericiler

Bu ilginç seçkiyle nispeten güncel birkaç örneği sizlerle paylaşmak istedim. Sizlerin de aklına benzer nitelikteki etkileşimlerden örnekler geliyorsa, İleri Geri Dergi sosyal medya hesapları ve internet sitesinden bizlerle paylaşırsanız çok seviniriz. Bu vesileyle kadınların haklılığı tartışmaya kapalı mücadelesine desteğimizi bir kez daha ortaya koymuş olalım. Arayı açmayın efendim, yine görüşelim.

Yazı: Burak Orhan

One thought on “Protesto Kültürü ve Sinema-Tv İlişkisi: “İlhami Abi Sen Söyle…”

Comments are closed.