Hava Kirliliğinin Resmi

Selamlar resim severler 😀

Resim içerikli son yazılarıma ilham veren Monet bu hafta da yeni bir konunun kapılarını aralamama vesile oldu. Waterloo Köprüsü, Duman ve Güneşin Etkisi resmine bakarken dumanların ve gri gökyüzünün bana resimlerde görmeye alışkın olmadığım bir görüntüyü sunduğunu fark ettim.

 

Claude Monet, Waterloo Köprüsü, Duman ve Güneşin Etkisi,1903

Yeşile, suya, güneşe, nilüferlere takıntılı olan biri neden demir bir köprü ve bacası dumanıyla griye bulanan bir anı resmetmek istemişti?

Sebebi birçok şeyin sebebi olan Sanayi Devrimi idi.

Ulaşım, giyim, şehir yaşamı, mimari etkisi, demirden bina ve köprüler, bacası tüten fabrikalar o zamana kadar kimsenin görmediği bambaşka manzaralar sunuyordu ressamlara. Tarihçiler tarafından iki döneme ayrılan devrimin ilk dönemi elektrik kullanımı, demirin üretimi ve kullanımı ve makineler ile anılırken; ikinci dönemin makinelerin ve üretim imkanlarının kitle üretimine imkân sağlaması ile anılır.

Her iki dönemin de sanata olan etkisi farklı farklı olmuş. Örneğin yukarıdaki puslu çizimde gri dumanların resmimdeki gökyüzüne olan etkisini görebiliriz. Öte yandan üretimin, sanat üretiminin de makineler ile yaygınlaşması ve ucuz elde edilebilir hale gelmesi, sanatı zengin azınlığa hitap eden bir konu olmaktan çıkararak toplumun farklı katmanlarında yayılmasını hızlandırdığını söyleyebiliriz.

Sanatçılar, tren ile kolayca ve hızlıca seyahat ederek daha fazla insana ulaşma imkânı buldular.  

Ama biz gelelim resimlerimize 😀

Hızla hareket eden bu demir yığını ressamlara resmetmek için de oldukça yeni bir manzara sundu ve dinamik konu, lokomotifleri ve istasyonları zamanına yakışır bulan birçok sanatçıyı da kendine çekti.

Joseph Mallord William Turner, Rain, Steam, and Speed – The Great Western Railway, 1844

Sanayileşme döneminde, her biri zamanın duygularına ve ondan önce gelen harekete tepki olan birçok sanatsal hareket vardı. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi empresyonistler için devrimin ortaya çıktığı İngiltere bu heyecanlı rengin peşine düşen ressamların cazibe merkezi haline gelmişti. Sanayi Devrimi, 19. yüzyılın sonlarında İzlenimciler ve Post-Empresyonistler üzerinde büyük bir etkiye sahipti. Bu hareketlerin sanatçısı doğayı doğrudan gözlemlediği için aydınlatmanın anlık değişen etkisini yakalamak tek gayeleriydi.

Sanayi devriminin ikinci yarısında, gökyüzünü kaplayan puslu rengin farkına varan kişilerden biriydi tabii ki Monet. Mesela, Londra’daki koyu ve kalın sise neden olan ışık efektlerinin resmini yapmak için düzenli olarak bölgeyi ziyaret etmiş. Bir mektubunda bu tutkusu şöyle geçiyor:

“Uyandığım zaman hiç sis olmadığını, hatta sisin belirtisi bile olmadığını görünce dehşete kapıldım. Yıkılmıştım ve tüm tuvallerimin mahvolacağını düşündüm. Ama yavaş yavaş fabrikaların ocakları yanmaya başladı ve duman ile sis geri geldi.”

Vincent Van Gogh, Factories at Asnieres Seen from the Quai de Clichy, 1887

Baktığımızda dümdüz bir siyah duman göremediğimiz bu sis izlenimlerinde siyahın ve grinin tonları dağılmış ve katmanlı şekilde yansıtılmaya çalışılmış. Siyahın reddedilmesinin nedenlerinden biri, fotoğrafın henüz elde edemediği bir şeyi sunmaktı: Renk izlenimi; renklerin optik etkilerinin her şey olduğu sanatsal bir parça yaratmak.

Bu manzaralar, sanatçıların tanık olduğu yeni bir gerçekliğin parçası olarak insanları, yeni binaları ve dumanı tüten bacaları bir araya getiriyor.

Tabii bu alışılmışın dışında sahneler her sanatçı için ilgi çekici olmuş diyemeyiz.  Bir zamanlar çoğunlukla kırsal ve tarıma dayalı olan ülkeler, kentsel uluslara dönüştü. Kırsal topluluklar o zamanlar modası geçmiş görünüyordu. Şehirler gelişirken, artan sayıda kömürle çalışan fabrikalar havada yoğun dumanı tıslayarak atmosferi bozdu. Şehirleşme ve sanayileşmenin üretme ve hayal gücüne olan etkisini negatif bulan sanatçılar zamanın ilgi yönünün tam tersine kırsala göç etti ve geleneksel görüntülerini işlemeye devam etti.

Yazı: Aslınur Doğan

Kaynak 1

Kaynak 2

Kaynak 3

Kaynak 4

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir